nefes etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
nefes etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

21 Kasım 2016 Pazartesi

Düşün de YE!


Döner dönmez evde badanaya ve köşe kenarın elden geçtiği minik inşaatlara başlayacaktık. “Sağ olsun” kayınvalidem de gelince bizimle, kaldı her şey.

Duvarlar kese kâğıdından bir ton açık, tavanlar bembeyaz olsun, elektrik kabloları ortalıktan toparlansın, elektrik düğmeleri de yenilensin, banyoyu da olabildiğince yenileyeyim istiyorum. Ev kira.      Salonun halılarını değiştireyim diyorum, mutfak masasını da. Kitap odamı ve giyinme odamı tamamen yenileyeceğim zaten.

Tüm bu işlere girmeden önce de, komple bir ev hafifletme operasyonuna girişmek istiyorum. Her bir deliğe, köşeye gireyim, elden geçmeyen, dokunmadığım eşya kalmasın istiyorum. Dip temizlik yanında, istiflenmiş tüm eşyaları asıl sahiplerine ulaştırayım diyorum. Evde kullanılmayan hiçbir şey kalmasın istiyorum. Tüm ağırlıklardan kurtulmak istiyorum.



İstiyorum istemesine de, bir türlü işlere girişemiyorum. Plan bile yapamıyorum, çünkü sevgili Anneciğim’in ne zaman evine döneceğini bilmiyorum. Soramıyorum da. “Öyle yaparız, böyle ederiz” diyorum, yok. E havalar da soğuyor. Tüm bu aklımdakiler için, bir kere, badana öncesi için de, zaman lazım. Sabah 08:00 akşam 20:00 çalışıyorum. Yurt dışı programım da çıktı. Bir an önce başlamam lazım.

...

Geçmedi o bir ay.

Neyse, inşaat da badana da bitti sonunda çok şükür. Canım Aşkım Mamişkom yetişti. Kullanılmayacak, giyilmeyecek ne varsa verildi. Atılacaklar atıldı. Dip köşe kırklandı. Havası da enerjisi de mis oldu evin. Ohhhhh…



Giyinme odam ve kitap odamı yenilemek kaldı geriye. Onlar da artık yavaş yavaş. Gerçi zaten kitaplıkları ve gardırobu beğendim IKEA’dan da. Alması, taşıması, yapması, yerleştirmesi kaldı. Montajları kendim yapasım var.  Artık, yeni yıla girmeden bitireceğim inşallah. :-D



Yoruldum da. Koşturmaktan daha çok, “Ne zaman başlayacak? Nasıl olacak? Havalar soğudu! Her yerler ayakta!” telaşesinden. Beyin durmadı plan yapmaktan. Biraz sakinleşeyim, kendimle ilgileneyim. Yoksa beni benden çıkaracak bu stres ve yanında getirdiği o saçma sapan, kıtlıktan çıkma yeme manyaklığı. Fark etmeden neler gidebiliyor mideye, hayretler içinde kalıyorum. Hele de akşamları. Hoooop, bir bakmışım dünyalar midemde!

Tüm gün deliler gibi çalışmış beyine trafik ve üzerine de evde yapılacakları, planlamaları verince, uyuşuyor kendileri tabi. Zihin kendinden geçiyor, farkında olmuyor, sarhoşluk, şuursuzluk seviyesine düşüyor. Olanlar da, tam da o anlarda (ansızlıklarda!) oluyor.

Acilen, zihni kendine getirme, “an”’da kalma, farkındalık yaratma işlerine girişmek gerek.

Eve gelir gelmez, 5 dakika bile olsa meditasyona oturayım ben. 

2 dakka bir sessizce oturup, nefesine odaklanmak, sakinleşmek, gelen giden düşünceleri gözlemleyebilmek, o düşünceleri sahiplenmeden, içlerine girmeden, uzaktan tanık olmak… Hepsi bu!




Bir Yoga Hocası olarak ben Lotus’ta oturuyorum elbette! Hani şu bağdaş kurduğun, ama bir şekilde bacakların birbirine girdiği, ayakların yukarıda, üstte kaldığı, ünlü Yoga oturuşu, Padmasana.  :-p




Yok, be yahu! Şaka! Kolu bacağı kırmanın hiiiiç alemi yok. Kolayca o poza girebilen varsa girsin elbette. Ama bu, “Lotus yapan en aydınlanmıştır!” anlamına gelmiyor. Sandalyede oturan çooook daha derin meditasyonlara dalıyor olabilir. Yoga duruşlarında, o fotoğraflarda gördüğümüz en uç noktadaki pozlara ulaşmaya odaklanmak yerine, o duruşu daha denerken bedeninde ne hissettiğine ve bedenin enerjetik boyutundaki değişimlere bakmaktır mesele.



Son aldığım eğitimden de edindiğim en önemli çıkarım, (ha evet, onca işin arasına bir de eğitimler sıkıştırıyorum) akıştaki bütünsel bedene ulaşmak, yavaş, hatta daha da yavaş hareketler ile ve limitlerini zorlamanın aksine, minik akışlar ile mümkün. Yani, zorlamadan daha kolay aşabiliyorsun limitlerini aslında. Neyse, bu Feldenkrais konusu çok uzun, ben konuma döneyim.

Demem o ki, meditasyon, öyle korkulacak veya büyütülecek bir şey değil. Nasıl oturduğunun önemi yok. Oturabildiğin en rahat şekilde otur (yatsan da olur da, uyuya kalacağın kesin olduğundan oturmak en iyisi) ve meditasyon boyunca hareket etmemeye çalış.

Yalnız minder önemli. Totomuz rahat etmeli. :-D

Doğal karabuğday kabuğu dolgulu benimkisi. Hem totomun şeklini alıyor, hem de çökmüyor, hava sirkülasyonu da sağlıyor. Tüm diğer dolgu malzemelerinden çok daha dayanıklı ve uzun ömürlü. Pahalı bir şey de değil.



Evi yenileme işine girmişken, koltukları, yatağı, yastıkları karabuğday kabuğu dolgulu mu yapsam?
Haşır haşır, biraz ses olur kullanırken ya…

Bu karabuğdayın dışı da içi kadar kıymetli demek ki. İçinde buğday geçiyor ya, yakından uzaktan yok alakası aslında. Kuzukulağıgillerden, bitkinin tohumsu meyvesi.

Aleksandra, bana yıllar önce гречка (grechka) diye getirmişti, “Her şeyin yanında haşlayıp yeriz. Biz bunun sayesinde inceciğiz.” demişti de, pişirip de denememiştim bile. O zamanın cahil aklı işte.

Glütensiz, alkali, protein zengini (tüm esansiyel amino asitleri içeriyor), pembe GI’lar arasında, lif kaynağı, antioksidan, magnezyum ve demir zengini bir süper yiyecek. Tibet’ten çıkma olduğunu ve Ayurveda’da diyabet ve obezite tedavilerinde kullanıldığını öğrenince de çiğ çiğ yiyesim geldi.





Böyle yiyeceğini, nereden geldiğine kadar, derinlemesine araştırınca, ona iyice bakıp, koklayıp, onu doyasıya seyreylerken nerede, nasıl yetiştiğini -toprağı, havayı, bulutu, güneşi, yağmuru, rüzgârı, doğa anayı-, sofrana gelene kadar geçirdiği evreleri, onu toplayanı, getireni, pişireni, hepsini düşündükçe muazzam bir farkındalık doğuyor.

Hem de öyle bir farkındalık ki bu, bırak makinelerden geçmiş, rafine edilmiş, boyalar ve kimyasallar eklenmiş, paketli ikincil yiyeceklerden uzaklaşmayı, doğadaki haliyle, o ana, birincil yiyeceklere koşuyorsun. Yemek üzere eline aldığın, önüne koyduğun her yiyecek içinde güneşi, doğayı arıyorsun. Her ısırıkta, o tarladaki esintiyi hissetmek, yağmuru damağında tatmak istiyorsun. Toprağın şifasını tüm duyularınla; görüp, dokunup, koklayıp, tadıp, doyarak; içine alıyorsun.

Bir baktım, buzdolabımı ağzına kadar taze sebze ve meyveler ile doldurmuşum.



“Düşün de YE!” fikrine odaklandıkça ete ve ürünlerine de bakışım değişmeye başladı sanki.

Greenpeace’in “Sağlıklı ve çevre dostu bir üretim yapmadığı sürece tavukçuluk sektörünü soframıza buyur etmiyor, bahanelerini ve ürettiklerini yutmuyoruz” dediği “YUTMAYIZ!” (http://imza.greenpeace.org/yutmayiz?b) kampanyasını imzaladığımdan beri, tavuk yememeye çalışıyordum da, yumurtaya, ete, Bayramoğlu dönere hayır demiyordum. Yememeyi aklımdan bile geçirmiyordum.

Soframdakilerin nereden geldiğini tüm duyularımla hissetmeye, yaşamaya çalışırken, bunu konu et olunca, yapamıyorsun. Onu bulduğuna şükredemiyor, minnet duyamıyorsun. Olmuyor!

Ankara armuduna şöyle dikkatlice bakınca ağzının suları akmaya başlıyor da, tavuğa, koyuna bakınca, onu yemek geliyor mu insanın içinden gerçekten de? Ruhumuza iyi gelen, onları hoplayıp, zıplarken, koşarken, yaşarken seyretmek değil mi?

O kaybettiğimiz doğal içgüdülerimizde hayvan yemek yok sanki.

Vejetaryen mi oluyorum ki?!


24 Mayıs 2014 Cumartesi

İNCECİK olmanın 11 ALTIN kuralı!




Ah be ablacım (yukarıdaki hatuna söylüyorum), pek haklısın! "Ne gerek, Yaz Geliyor paniklerine! Tüm yılı, Yaz Sezonuna çevir, sağlıkla kendine!" diyorsun, da, ruh sağlığımız gitti, bedeni düşünen mi var!!! Neyse...


Ama bu SON! Yetti artık! Şu MUTLU olacağım bedene kavuşayım! Hem de, ömürlük olsun!


Bu da, SON kilo takvimim olsun!







Ve aslında, İNCECİK olmanın yolu, o kadar basit ki:
  1. O "10 Gerçek"'i asla aklından çıkarma! Detaylar için tıkla!
  2. BeslenBolca ve Sağlıkla!:
    1. Pembe GI'lardan şaşma! Detaylar için tıkla!
    2. Sağlıklı Proteinleri unutma! Detaylar için tıkla!
    3. Zeytinler, Zeytinyağı ve Balık Yağısız asla kalma! Detaylar için tıkla!
    4. D Vitamini'ni arttıran hallere gir! Detaylar için tıkla!
    5. Serotonin'i her daim yüksek tut! Detaylar için tıkla!
    6. Meyve'yi aç karnına ve en geç 14:00'e kadar lüplet!
  3. İncelik, Akşam Yemeği'nin saatinde! Detaylar için tıkla!
  4. Su Hayattır! Detaylar için tıkla!
  5. Sakın ola nefessiz kalma! Detaylar için tıkla
  6. Egzersizi abartma! Detaylar için tıkla!
  7. Hareketin en etkilisi, sabah sabah yapılandır! Detaylar için tıkla!
  8. Ve en şahanesi Yogaİncelten Yoga için tıkla!
  9. Yürü! Her fırsatta! Günde toplamda 10,000 adım ala! Detaylar için tıkla!
  10. Uyku, kilit nokta! Onsuz, sakın güne başlama! Detaylar için tıkla!
  11. Bakımları da hafife alma! İnceltici bakımlar için tıkla!









17 Nisan 2014 Perşembe

2 haftada DÜZ bir KARIN ve İNCE bir BEL!


Şu bel bölgesine yapışıp kalan yağlardan kurtulmanın, zamanı geldi de geçti!

1 Mayıs, Sağlıklı Yaşam Emekçileri Bayramı ("Bu bir SAĞLIKLI YAŞAM TARZI Manifestosudur!" yazım için tıkla!) da gelmek üzere... Bayramı hakkıyla kutlamak lazım gelir!










DÜZ bİr KARIN ve İNCE bİr BEL Programı



Çok önemli not:
  • Sağlıklı protein (detaylar için tıkla), incelten yağlar ("Mutluluğun formülü "Yağ"'da gizli!" yazım için tıkla), tamamen ve sadece Pembe GI'lardan oluşacaktır.
  • Alerjik enflamatuara sebep verebileceğinden, Süt ve bir süre Yoğurt da ve her türlü Un'dan (pembe GI olan tam çavdar dahil) uzak durulacaktır. ("Şu Karbonhidrat meselesi!!!!" yazım için tıkla!)
  • Çorba, soslar, sarmalar, köfte ve tüm yemeklerde saklı olan pirinçunşekerhavuçmısır ve süt dikkatle sorgulanacaktır. ("Şu Karbonhidrat meselesi!!!!yazım için tıkla!)
  • Kuru fasulye, karnı bahar, lahana gibi gazlı yiyecekler de bir süre rafa kaldırılacak.
  • Serotonin arttıran yiyeceklere (detaylar için tıkla) bolca yer verilecek. 
  • Yemeklerden 1,5 saat sonrasından, 15 dakika öncesine kadar tüketilecek olan, günde en az 3 litre yaşam kaynağı Alkali Su içmek hedeflenecektir. ("SU HAYATTIR!" yazım için tıkla!)










Günaydın (06:30):

Yarım litre suya, 1 taze sıkılmış limon eşliğinde GNC desteklerim:
  • Acetyl-L-Carnitine alpha-Lipoic Acid
  • Vitamin D-3
  • Triple Strenght Fish Oil +Resveratrol
  • Tonalin CLA



Diş Fırçalarken:





Sabah Yogası:

Her bir duruş 5 derin nefes boyunca durulur. Tüm duruşlar bittikten sonra tüm rutin 4 kez tekrarlanır.


Standing Arm Reach by Tara Stiles


Chair Pose by Tara Stiles






İncelten Bakımlar: 

Fransız "Bonjour!" Masajı (detaylar için tıklar!)




Trafikte:

Derin nefesler eşliğinde mideyi sırta yapıştıran hareketler
("Biraz Nefes Alalım!" yazım için tıkla!)









Kahvaltı (08:30 Ofiste):

Mutluluğu zirveye çıkaran meyve festivali:
  • Çilek
  • Yaban Mersini
  • Bulabilirsen Ahududu ve Böğürtlen





Öğle Yemeği (12:15):
  • Triple Strenght Fish Oil +Resveratrol
  • Avuç içi kadar Kavrulmamış Çiğ Badem

  • Öğünlerin kralıdır! Tabak da taht boyutundadır!
  • Tabağın yarısı bolca Limon ve Zeytinyağı ile soslandırılmış Çiğ Yeşil Sebzeler'den oluşur. Ne kadar koyu yeşil o kadar şahane.
  • Kalan yarısı Sağlıklı Protein (detaylar için tıkla) ve diğer sebze çeşitleri ile doldurulur.
  • En acılısından Pul Biber ana baharattır.

  • Ve ardından mis gibi 15 dakikalık açık havada yürüyüş



Ofiste karın hareketleri:







Akşam Yemeği (18:00):
  • 2 kayısı kıvamında Organik Yumurta (tarif için tıkla!)
  • Her türlü Zeytin
  • Maydanoz, roka, taze nane, marul, salatalık, biberden oluşan Yeşillikler tabağı


  • Ama baktın ki işten erken çıkamıyorsun, ofiste avuç içi kadar Kavrulmamış Çiğ Badem eşliğinde Whey Protein Shake



Trafikte:

Derin nefesler eşliğinde mideyi sırta yapıştıran hareketler
("Biraz Nefes Alalım!" yazım için tıkla!)





  • Ve eve gelir gelmez 30 dakikalık açık havada yürüyüş




#BikiniylePlankYapıyorum:

17. gün ile şahanesiyle devam
Plank by Tara Stiles



Ardından, hiç bırakmadan her birinin 30 saniye boyunca durulduğu Plank çılgınlığı:


Side Plank (Sağ) by Tara Stiles



Plank by Tara Stiles


Side Plank (Sol) by Tara Stiles



Plank by Tara Stiles



Down Dog by Tara Stiles



Plank Split (Sağ) by Tara Stiles




Down Dog by Tara Stiles



Plank Split (Sol) by Tara Stiles



Plank by Tara Stiles



Up Dog by Tara Stiles


Child^s Pose by Tara Stiles





"Haydi Uykuya" (23:00):
  • Yarım litre suya, yarım çay bardağı Organik Elma Sirkeli su
  • Magnezyum
  • Probiyotik tablet: 3 adet








E artık, yavaştan sahillere akma kıvamına geliyoruz vallahi! ;-)







2 Şubat 2014 Pazar

Metabolizma'yı Yağ Yakan bir "Buddy"'ye çeviren Süper Hareketler

Uuuuuuuuu.. Şu sabahları diş fırçalarken, öylece durmak yerine, parmak uçlarına yükselip inmenin, tüm güne verdiği enerjiye inanamıyorum!

Diş fırçalaması bitti, yok duramıyorum yerimde.. Metabolizma hareketlendi bir kere.. De, acelem de var. Şöyle ayakta, en şahanesinden yağ yakan, tüm vücudu çalıştıran Chair Pose'a geçivereyim. 2 dakika bile yapsam yeter.. ;-)


 


Evden hoplaya zıplaya çıkmanın böylesi.. Bütün gün adım attıkça, bir ön üst bacaklar, bir o arkadakiler selam eder.. Totonun her biri, tek tek, havalı havalı kendilerini hissettirmeleri var ki.. OMG!

Duruşum muruş değişti.. Hayır, asansörden 2 kat erken inip, merdivenleri selamlaya selamlaya çıkma çılgınlığına da girdim ki.. Delirmiş olsam gerek!





İş tamamen tersine döndü; beden duyguya hükmeder oldu! Ben böyle bir şey daha önce yaşamadım!
Haftanın son iş günü, daha öğle vakti, nefessiz geçen deli çılgın iş yoğunluğundan pestilim çıkmış, beynim dönüyor, tansiyon 5'e 9! Dayanacak gücüm kalmamış, göz kapaklarımı zor tutuyorum. Bir kapansalar, yandım! Rezaletin daniskası!

Proteinli öğle yemeğimle biraz toparlandım, ancak hala duygular bir koltuk arıyor, kendini üzerine bırakıp, her şeyi unutup, deriiiin uykulara dalası var. Derken haykırdı beden: "Ben HAREKET ETMEK istiyoruuuuuuuuuuum!" Fırladım. 15 dakikalık minik bir yürüyüşle, ne tansiyon kaldı ne de uyuşuk ruh hali..



Zati, hep okuyorum, sabah yapılan egzersizin bin bir türlü artı mucizelerini de, diğer kulağın açık kalıp, duyduklarını yollayası var!





Hala bestseller olan 2001'de Zayıflama Kitaplığım'a eklediğim "8 Minutes in the Morning "'ın yaratıcısı Jorge Cruise der ki:
  • Sabah egzersizi Metabolizma'yı Ateşler
    • Bikini'nin Notu: Uyurken metabolizma yavaşlar ve metabolizma taa öğleden sonra hızlanmaya başlar. Onu uyanır uyanmaz harekete geçirmek, tüm güne yayılan Yağ Yakan bir "Buddy"'ye kavuşmak demek! Hele şu kış aylarında gün ışığı yoksunluğundan, melatonin'e kalsa, metabolizmanın akşama kadar uyuyası var! Akşam olunca yine uyuyası var!
  • Sabah egzersizi Alışkanlık Yapar!
    • Bikini'nin Notu: Kazanılacak sağlıklı alışkanlıklar, hatta sağlıklı bağımlılıklardır bizi inceltecek ve hep öyle kalmamızı sağlayacak olan! Hani şu en az 21 gün üst üste tekrar edersen, otomatikleşecek olan! Sabahları, düzenli egzersiz alışkanlığını edinmek için en iyi zamandır! Onu es geçme bahanen en minimumdadır! Malum akşamları, bir sürü şey çıkar. Toplantıdır, kızlarla buluşmadır, romantik yemeklerdir, eller havayadır.. -dır da -dır!
  • Tüm gününe Keyif Katar!
    • Bikini'nin Notu: Endorfin denen o Mutluluk Hormonu'nu sabahın köründe verdin mi bedene, kendisi hükmeder, uyuşuk, mızmız, down ruh haline. "Ahanda, biraz daha adım atayım!", "Dur, ben sağlıklı ne varsa, onu seçeyim!", "İçelim güzelleşelim Alkali suyumuzla!", "Hayat bana güzel!"'ler pekişir ardı sıra.






E başlayalım o zaman! Buyrunuz, Metabolizma'yı en şahanesinden Yağ Yakan bir "Buddy"'ye çevirecek, Süper Hareketler'i alışkanlığa dönüştürecek Bikini Style #SabahlarıSquatYapıyorum challange'ına:


 




İlk iş banyo aynasına bir hatırlatma notu post-it'lemece. Notu üzerine alınmak isteyen de alına! Bir taşla çokça kuş. ;-)
  






Isınma ve harekete geçirme amaçlı, diş fırçalarken başlanır Calf Raise'lere:





Ardından gelsin, özel bir yere ihtiyaç duymayacağın, banyoda bile yapabileceğin, tüm vücudu incelten, Metabolizma'yı Yağ Yakan bir "Buddy"'ye çeviren Süper Hareket, squat oturmalarını..

Ama elbette Bikini versiyonuyla:




Yok yok bu değil! :-DDDDDDDD
Bunu da yapacağız elbet birgün de! ;-)))))


Şudur: 






  




En güzeli videosunu izlemece:


 




Tablomuz şöyle:





Dinlenmece günleri yok! Keza amaç, alışkanlığı da yerleştirmek!

Uzun derin nefesler çok önemli! Derin ve doğru nefesin sağlığa katkılarını buradan bir daha hatırlamakta fayda var. ;-)

Birinci sayı uzun duruştaki nefes sayısını söyler. Çarpısı da o uzun duruşun tekrar sayısıdır. Son rakam, birer nefeslik tekrarları gösterir.

Yani 10. gün, 5 nefesli uzun duruştan 3 tekrar yapıyoruz. Ardından bir nefes ayakta, bir nefes oturma pozisyonundan tam 15 tekrar yapıyoruz.


Cümleten hayırlı SQUATlar.. ;-)








Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...