11 Haziran 2015 Perşembe

Ne olacak, bu SON, haller?!!!


Yaw ben nerelere gidem? Ne edem? Her gün santim santim genişliyorum. Durduğum yerde şişmeye devam ediyorum. Gerçi durmuyorum, onca yorgunluğuma rağmen adımlarımı aynen, her daim, sağlıklı düzende atmaya devam ediyorum; ama nafile! O yürüyen benim de, o beden ben değil resmen. Ne, 2 adım önde giden üstler, ne de, 3 adım geriden takip eden toto benim! O kavuşmayan bacakları hiç mi hiç tanımıyorum!!!

Her daim PMS durum şişkinliğinden, patlamak üzere olan su dolu bu bedenden bıkkınlık gelip, şu bacaklar biraz dinsin, burnumda dolaşan üstlerim biraz insin dedim, hormon terapisine kendimce ara verdim. Allah'ım o da ne?!! Artık tamamen düşen östrojen ile beden nasıl bir paniğe girdiyse, yok böyle bir yağ üretimi; yağ bağlamanın böylesi!!! Bedenimi, hızla kaplayan, çoğaldıkça çoğalan yağ hücreleri!!!
Hormon tedavisine yeniden sarıldım; "denize düşen" misali...

En çıldırtanı: Hiçbir şeyler olmuyor üzerime!!! Kabuslarla uyanıyorum her sabah, ne giyeceğim ben şimdi diye!!!!

Eyyyy Yüce Varlık! Bir insanı, hem bu kadar zevkli, stil sahibi yarat, ama ona o tarzı cümle aleme gösterecek bedeni verme!
Olmaz ki böyle!!!





Sabahları o ayna karşısında, ufak (bir de ev ahalisine, hatta komşulara danışmak lazım ya aslında) cinnetler geçirmiyor da değilim hani.

Ve dün, o da oldu!
İşteki patavatsız, yerden bitme, bastı bacak: "Kilo mu aldın sen?"!!!

Motivasyon harikası, çağdaş kölelik sisteminin gövde gösterileri ile şenlenen müthiş arenası, açık düzenli ofisin tam ortasındayız.
...

Derin bir nefes...

...ve...







"Evet, deli kilo aldım. En son +10'da bırakmıştım! Her gün yağ hücrelerim hızla çoğaldığı için de, son durumu takip edemez haldeyim.
Yok, hayır, merak ettiğin üzere, hamile falan değilim! İstesem de kalamam zaten. Erkenden menopozlu hatun oldum. Menopoz demek yumurtalar tamamen bitti demek olduğundan, hayır, bir ümit de yok. Tüp bebek de olmuyor. Hayır, o da henüz olmadı; tıp o kadar gelişmedi!!!
Zaten, çoktan aştım ben o konuyu.
Niye mi sinirliyim o halde?
SEN SOR DİYEEEEEEE!!!!"

...aklımdan geçenlerdi...

...ağzımdan çıkanlarsa sadece, "Evet, kilo aldım!" oldu! Ama şahane bir "Fazla merak, iyi değildir, canımmmmmmmm!" kafa çevirişi eşliğinde.
"Öküz danasını!!!"

Yaw, Allah aşkına; bir insan, bak "insan" diyorum, insandan olma, insanoğlu, neden "Kilo mu aldın sen?" diye sorar ki acaba???!!!
Sana neeeee!!!






O hırsla, asansörü bile beklemeden, onca katı, koşa koşa nasıl indiysem?!
...
Bir nefes alayım...





Böyle anlarda, bazen, şeytan diyor ki, "Yak bir sigara".
...
"Ama yok ya..."






Şaşırmıyor da değilim, o kanser çubuğunun metabolizma ve hızı üzerinde etkilerini anlatan araştırmaları okudukça. Doktorlar, ister istemez dillendirmek istemiyorlar ama, o 4000'den fazla zehir içeren sigarayı bırakmanın çok ciddi yan etkileri var: Sürekli ve geçmeyen yorgunluk, konsantrasyon eksikliği, şeker dengesizliği, kabızlık, yavaşlayan metabolizma ve kimilerinde alınan ortalama 13 kilo...
Meledi bırakırken bile insana zarar veriyor!

Aaahh ah, hiç bulaşmamak lazım gelirdi de; ne salak mışız be! Estağfurullah değil de, gençlik aklı diyeceğim de, hepsi külliyen cehalet hani. İnsan, içinde yaşadığı ve belki de gerçekten sahip olduğu tek şeye, bedene, bedenine, zarar verir mi?

Şimdiki aklım olacaktı ki...






Yalnız, bu son 50 gündür yaşadığım yorgunluk öyle böyle değil. Durmadan genişleyen çevrem ve yağlarımla, o da arttıkça artıyor. En ufak toplantı molasında ya da trafiğin durduğu anda kestirmeler başlıyor, o derece.






Anlatamadım ki, Kadın Doğum Prof.'uma durumumu, derdimi. 
"HocaaaaaAAAAA, karşında SAĞLIKLI YAŞAM TARZI manifestosunu yazmış BİKİNİ var! Hiç yediğinden içtiğinden sağlığı eksik eder mi?!!"






Bir çare bulduğu yok bana. 

Yok, bu böyle olmayacak. Yarın ilk iş Dahiliye'ye! Sayılsın kanım tas tamamıyla. Sonra da doğruca Endokrinoloji'ye. Hormonlarımın hepsine bakılsın iyicene!

65 kiloya dayandık resmen!!! Yetti be!


21 Nisan 2015 Salı

Ya deli çıkacağım, ya da ince!!!


Çıldıracağım!!! Cinnet geçireceğim artık!!!! Baş edemiyorum bu hormon tedavisiyle!!! İnsan, oturduğu yerde, için için şişer mi?!!! Hücrelerimin sızım sızım büyüdüğünü, çoğaldığını hissediyorum resmen!!!! Göz göre göre, genişledikçe genişliyorum!!!

Sadece 2 gün bıraktım, verdiğim 2 kilo 5 olarak geri döndü?!!!! Tam 62 kilo çektim bu sabah!!! Hiç olmadığım kadar şişkoyum şimdi!!!!!


Başlayacağım bu tedaviye de, hormon ilacına daaaaaaa, doktoruna daaaaaaa, menopozuna daaaaaaaaaaaaaaaaa...




Ne yapacağımı şaşırdım kaldım! Zorlanıyorum! Çok zorlanıyorum!!! Daha da 10 yıl kullanılacak bu melet, ne olacağım?!!! Yeminle deli çıkacağım!!!!








"İnsan kaygılanmaya başladı mı, umutsuzlukla her şeye yapışır, ve bir kez yapıştı mı, kendini, ve kime ya da neye yapışmışsa onu tüketmeye mahkumdur. Öte yandan bir savaşçı-avcı, avını tuzağına hep çekeceğini bildiğinden kaygılanmaz."
Carlos Castaneda






"Mutluluğun anahtarı başarı değildir. Başarının anahtarı mutluluktur. Ve yaptığın şeyi seviyorsan, başarı da kendiliğinden gelir."
Albert Schweitzer



Hem, biricik Audrey'ciğin ne der?




"Hiç bir şey imkansız değildir; sözcüğün kendisi bile "ben mümkünüm" diyor."
Audrey Hepburn



Hadi Bikini, kalk, çık o yataktan!!!





Ve hatta, mesela,

  • Günde 3 litre su (tıkla) da iç.
  • Anti-Aging etkili Zayıflama Programı'na (tıkla) başla.
  • Tüm gün Aktif kal (tıkla).
  • Bikini Versiyonu Plank Challange'la (tıkla).
  • En az 5,000 günlük adım (tıkla) da attın mıydı...
  • Sahilde Yapılacak Hareketler motivasyon çalışmalarıyla (tıkla) daaaaaaaaaaa...


Kim bilir, belki, yine, ince çıkarsın bu yaz!!!






28 Mart 2015 Cumartesi

6 hafta incelten Yoga 6. Hafta


Eyyyyy hormon ilaçlarıııııııııı!!!! 
Duyuyor musunuz beniiiii?
Benim adım Bikiniiiiiiii...
Alt ettim siziiiiiiii!!! :-DDD







Çok şükür! Hem de ne şükür! Ohhhhh be, çok şükür!
Yeniden incelmeye başladım. Aylardır gözünün içine baktığım şu tartının, "Dursun bu yukarı çıkışlar"'la dişlerimi sıktığım, beni deli eden o günler bitti artık.
Sonsuz şükür!

Ahhh ahhh.. Ama bir fırça de çekeceğim sana. Yaw, şu kendini bir okusan ya yeniden. Nasıl unutuyorsun, o güzelim yazdıklarını anlamıyorum. Şöyle baştan sona bir oku tüm yazılarını. Hatta Nisan ayına da patlat şöyle şahane bir İncelme Programı. ;-)))


Glutensiz Hayat candır, can!
Zincirlerimi de kırdım!






Bir de, her yanlardan da incelmişiz süperiyle 1'er santim!













O halde gelsin 6 hafta İncelten Yoga'nın sonuncusu da... 
Motivasyonu tavan yapmaca!






Amanın handstand var. Henüz o tür hareketlere giremesek de, denemekten zarar gelmez hani. :-)
Tüm hareketler diğer tarafa ve toplamda 3'er tur ile tamamlamaca.







22 Mart 2015 Pazar

6 hafta incelten Yoga 5. Hafta


Ne güzel haftaydı. Her gün yogalar şahanesiyle yapıldı, günlük en az 5000 adımlar atıldı. 

Çok şükür bahar da geldi sonunda. Açık havalarda keyiflerle dolaşmaları nasıl da özlemişim.




Bahar temizliğine başlamanın da tam zamanıdır şimdi. Yoğun iş hayatından dolayı, şurada da yazdığım üzere, tam bir detoks yapamayacak olsam da, sindirimi yorup, bedenin kendini yenilemesine engelleyen glüteni hayatımdan elemek, en süper temizlik olacak.

Zira, tam da geçen sene, 2 Mart'ta, "Hareketsizlikten Motivasyon Doğurmaca!!!" ile böyle bir temizliğe girişip, 5 günde "Kırmışım Zincirleri". ;-)))

Hele hele, David Perlmutter'in Grain Brain eserini okudukça, glüteni hayatımdan toptan uzaklaştırasım geldi. Zamanında, şeker denen iblisi ve onun tüm sahte arkadaşlarını, bir daha hiç görüşmemek üzere hayatımdan kovduğum gibi. ;-)))





Hocanın web sayfasında, kitaptaki detaylı glüten içeren liste var. Burada!



Gelelim, haftanın yogasına: Yağları yakan en sevdiğimden.





Tüm hareketler diğer taraftan başlayarak tekrar edilir. Ve her zamanki gibi, her iki yana toplamda 3'er tekrar ile tamamlanır.


E haydi o halde; yeniden canlanma kutlamaları başlasın! ;-)






16 Mart 2015 Pazartesi

Sabahları Limonlu Su içmek için tam 20 muhteşem neden


İş yoğunluğundan, eve geç gelip, sabah zamanında uyanamamaktan, hafta içi sabahları, şu ara bir türlü yapamadığım limonlu suyun sağlığa faydalarını iyicene araştırayım dedim.  Çok da iyi etmişim. Şimdi hepsini şöyle sıralayınca, her sabah ilk iş limon sıkacağına koşar, en tazesinden limonlu suyumu hazırlar ve içmeden de evden çıkmam ben. ;-)






Güne Limonlu Su ile başlamak için tam 20 muhteşem neden:

  1. Malum "Su Hayattır!". Lmonlu su, zengin elektrolitleri ile (potasyum, kalsiyum ve magnezyum) bedenin her köşesini şahanesiyle sular.
  2. Limonlu su,  karaciğerin en sevdiğidir. Tüm yiyeceklerden daha fazla enzim üretmesine yardımcı olur. 
  3. Limonlu su, karaciğeri toksinlerden temizler, arındırır. Yani limonlu su, süper bir detoks içeceğidir.
  4. Limonlu su, bağışıklık sistemini güçlendirir. 
  5. Limonlu su, bedenin kendini iyileştirme mucizesini destekler.
  6. Limonlu su, serotonini yükseltir. Modu mutluluğa çevirir.
  7. Limonlu su, stres savardır. Tüm endişeleri, negatif kuruntuları ve hatta depresyonu da alt eder. 
  8. Limonlu su, beyne iyi gelir. Dikkati canlandırır.
  9. Limonlu su, metabolizma ve sindirimi sorunlarını giderir. Beden besinleri daha iyi özümser. Bu da elbette kilo vermek demektir.
  10. Limonlu su, pektin lifi içeriği ile iştah kontrolü de sağlar.
  11. Limonlu su, kemik erimesini önler.
  12. Limonlu su, böbrek taşı, safra taşı, pankreas taşı ve kalsiyum birikimlerini eritir.
  13. Limonlu su, kanı, damarları, arterleri temizler.
  14. Limonlu su, yüksek tansiyona iyi gelir. Düşük tansiyonluların dikkat etmesi gerekebilir. Düşük tansiyon için limonlu suya Himalaya veya deniz tuzu eklenmesi önerilir.
  15. Limonlu su, enfeksiyonları hafifletir.
  16. Limonlu su, eklemlerde biriken ürik asidi seyreltir. Eklem ağrılarına ve dizlere iyi gelir.
  17. Limonlu su, diş ağrılarına ve diş eti hastalıklarına da iyi gelir.
  18. Limonlu su, bütün bedeni yeniler, gençleştirir.
  19. Limonlu su, müthiş bir antioksidandır. Cildin kolajen üretimini destekler. Çizgiler, sarkmalar yok olur.
  20. Limonlu su, vücudun pH değerini alkali yönünde yükseltir. Bedenin yüksek pH seviyesinde uzun süre kalmasını sağlar. Daha yüksek pH seviyesi, hastalıkların bedende yaşayamamasına sebep olur. Kanser dahi alkali bir ortamda yaşayamaz.





Peki, limonlu suyu ne zaman ve nasıl içmeli:

Bir bardak memba veya kaynak suyuna en az yarım limon yeterlidir. Iimon mutlaka taze sıkılmalı ve memba suyu ile hemen karıştırılmalıdır.

Ben, bir tam limonun suyunu, 500 ml'lik dev bardağıma doldurduğum pH seviyesi 8 üzeri olan memba suyuna hazırlıyorum.

Bu suya biraz da limon kabuğu rendesi eklenebilir. Zira flavonoidler ve fenolik bileşikler (müthiş antioksidanlar) açısından en zengin kısmı limonun kabuğudur. Limon kabuğu mide asidini giderici etki de gösterir.

En iyi faydayı alabilmek için, limonlu suyu, sabah uyanınca aç karnına içmek lazım gelir. Maksimum sağlık için de limonlu sudan sonra bir şeyler yemek için 30-50 dakika beklemekte yarar vardır.




O halde, Sağlığınıza Gençlik! ;-)






Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...