moda etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
moda etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

10 Kasım 2014 Pazartesi

10 Adımda Kış Günü Zayıflamanın Formülü


Sürekli açım. Kurt var içimde resmen. Bir değil, bir sürü; kurt sürüsü!
O kadar acıkıyorum ki, yemezsem, şekerim düşüyor, elim ayağım titriyor, bayılacak gibi oluyorum. Başıma ağrılar giriyor. Hipoglisemi yeniden hortladı sanki.
Sağlıklı beslenmeye vereyim bolca kendimi diyorum ama gözüm karbonhidrattan başka bir şey görmüyor ki. Bir kazan dolusu Spaghetti yapasım ve sosu üzerine dökerken kendimi de içine bırakasım var. Hayır, yapmadım değil; hem de gece gece!





Kurtlar makarna mı seviyor? Anlamadım ki?!!!!!




Olağanüstü çabalarla tüm bu yeme ataklarına dayandım ve o gün mide gurultuları içinde bitap düştüm, bayıldım, uyudum kaldım diyelim. Yine olmuyor ve kilo gittikçe artıyooooooorrrrrrr...


İMDAAAAAAATTTTTTTT!!!







Tamam! Sakin! Derin nefes! Ommmmmm...

Kış çok erken geldi bu sene! Ya da bana öyle geldi. Soğuk!
Saatler kış uygulamasına da döndü! İşten çıkışta gün ışığı hikaye oldu artık. Geçen hafta, hava gündüzleri de kapkaraydı zaten. E, göz güneşi görmeyince fırladı bizim melatonin. Kurt gibi aç olmanın sebebi bu yüzden!

Düşük seviyede güneş ışığıyla oluşan "kış hüznü", "D Vitamini Devrimi" kitabının yazarı Dr. Soram Khasla anlatımıyla, depresyona, kaygı, hipotiroidizm, hipoglisemi, monomükleoz, viral enfeksiyonlar gibi hastalıklara ve aşırı yeme bozukluğuna sebep oluyor.

Bir de yağmurdur, çamurdur, soğuktur eklenince, yani yazın bize verdiği o sere serpe olamama durum hali ile, serotonin tamamen diplerde. Çılgın karbonhidrat ataklarının hepsinin sebebi bundan.

D Vitamin'i eksikliği dolayısıyla doruklarda. Aynı sağlıklı beslenmene de devam etsen, yağların bedene tutunup kalma ve çoğalma sebebi bu "D"'sizlikten.

Bir de üzerine kış uyuşukluğu da eklenince...

De, "Adım atmaya halim yok", yemek yemeye halin var yani!!!




Bu gidişata dur demenin zamanı çoktan geldi!



1. Uyku:
Kış günü insanoğlunun daha fazla uykuya ihtiyacı falan yoktur, bu doğrudur. Amma ve lakin, 23:00 öncesi uykuya dalmış olmak ve o 8 saatlik günlük uykuyu almak, her şeyler ile baş etmek için daha da elzem şimdi. "Çıtır Oluyorum" rutini gerçekten işe yarıyor. Bir de uyku günlüğü tutmaya başladım, Sleep Cycle App ile. Ve alarmı, tam da uykunun hafif olduğu saniyelerde çalıyor, kolayca uyanıyorsun.


2. Sabah Güneşi:
Uyanır uyanmaz, çıkar kafayı camdan balkondan dışarı. Beyne "uyandım ben, durdur şu melatonini" demenin en şahane yolu, göze ve tene gün ışığının değmesi. Güneş ışınıyla direk temas kurmak gerekiyor, arada saydam cam bile işi bozuyor. Da, kış günü, hem de sabah sabah bul bulabilirsen o yaşam kaynağı, güneşi. Sahtesi ile beyni kandırmacalara girişmek lazım gelir. Güçlü gün ışığı ampulleri bu işe yardımcı olur.
Limonlu suyu mutlaka içmeli; beyni de bedeni de şahanesiyle uyandırır. Kafeinden bile daha etkilidir. Soğuk kış günlerinde ılık hatta biraz daha sıcak suya taze limon sıkmak, beden ısısını da normale yükseltir. 
Üzerine bir de "İncelten" cinsten Sabah Yogası ile oksijeni tüm bedene aldık mı, güneş tüm hücrelere ulaşır, bedene güneş doğar böylece.

3. D Vitamini:
Güneş ışığı olmayınca, D Vitamini de yok anlamına geliyor. Araştırdıkça öğrendim ki, "Kış günü Zayıflamanın Yolu" yazımda sıraladığım D Vitamini zengini yiyecekler, günlük ihtiyacımızı almaya yetmezmiş. "Günde 200 yumurta yiyemeyeceğimize göre, sadece besinlerle D Vitamini ihtiyacını karşılamamız imkansız." der Prof. Dr. Osman Müftüoğlu ve ekler "Tatil boyunca 20 gün güneşlendiniz diyelim, toplam 100,000 ünite D Vitamini rezervi ile eve dönüyorsunuz. Günde 5,000 üniteden ayda ortalama 150,000 üniteye ihtiyacınız olduğuna göre, bu stok çok kısa sürede tükenecektir." Yani kış günü D Vitamini desteği almak şart demek ki.

 


4. Balık Yağı:
Sadece "Mutluluğun förmülü" için değil D Vitamininin çözünmesi için de mutlaka Balık Yağından destek almak lazım gelir.

5. Sıcak Tut Kendini:
Soğuk kış şartları gerçekten insanı rahatsız edecek kadar moral bozabiliyor. Dışarı çıkasın gelmiyor, hareket bile edesin olmuyor.
Öncelikle sıcak tutacak giyecekleri tercih etmek iyi bir çözüm. Marks&Spencer'dan aldığım Thermal atlet ve çoraplar şahane işe yarıyor. Nike Dry-FIT Wool serisi de soğuk günlerde yürüyüşler için süper.
Acı pul biber, taze zencefil, tarçın, badem ve ceviz gibi bedeni içten ısıtan yiyeceklerden de yararlanmalı.
Kış deyince çorba en başta gelir elbette. De, unu ve pirinci katmasalar keşke. Zira, bu zehirli karbonhidratlar, beden ısısını da düşürür ve morali de bozarmış ya!


 

 
6. Su:
Kışın en eksik kalan şey de bu. İçmiyoruz. Üşüyeceğini düşündüğünden belki ya da susamadığından. Ama, "susamak" denen ihtiyacı artık biz insanoğlu algılamıyoruz ki! Zorlamak ve zorlamak lazım gelir su içmeyi. Üşüyorsan da ılık iç, içini de ısıtır. Yok illa, kış psikolojisinden dolayı çay kahveye dadanıyorsan da Alkali damlası kullan yani. Tarçın çubuğu, limon da yakışır hani. Sıcak suya taze zencefil ve limon da güzel olur sanki!

7. Serotonin:
Sadece mutluluk değil, canlılık, zindelik ve enerji veren, serotonine ihtiyaç var. Serotonin yükselten yiyecekleri sıraladığım ""İmdat PMS"'ye Son!" yazıma, akşam işten çıkmadan serotonin yüksek protein öğünü de eklemek çok önemli.

8. Aktif Ol:
Akşamları yürüyüşler tamamen kaldı. Karanlıkta insanın yürüyüş yapası gelmiyor. Bir tedirginlik oluyor illa. Yağmr çamur da eklenince öğle yemeğinden sonraki mini yürüyüşler de kalıyor, gün içinde atılan adım sayısı 2,000'i aşmıyor. Bahanemiz çok yani. Gazelle Freestyle'ın var şeker, çıkar kur salona; hatta tam ortasına. Ayrıca, çat kapı gelen misafirin de olsa, ne olacak yani. Çay kahve çekirdek yerine, birlikte güzelce yürünür işte. Olmuşken tam olsun; yoga matını da sereyim şöyle Gazelle'in yanına. Buyurunuz size özel Gym Merkezi.
Hem sen artık gün içinde aktifleşsen fena olmayacak. Dış fırçalarken toto hareketleri, trafikte kol çalışmaları, merdivenlerin hepsi senin, ofis sandalyesi bir karın kası yapma yeri. İşte şu!

9. Hedef Belirle:
Anlaşıldı, Sahilde Yapılacak Harekeler hiç bir işe yaramıyor kış günü. E malum yaz çok uzak. Şimdilik!!! Hem bir de buz gibidir şimdi deniz. Brrrrrrrr...
Bu kış, diyorum, bir deri pantolon yakışır hani. Di mi?



Şu tür fotoğraflar da çekeriz yani:
 


Yılbaşına da kalmış 50 gün ki. De haydi! ;-)


10. Takipte Kal:
Hedefin tamam. Yapılacaklar belirlendi. Kendini takibe almazsan, gün be gün, unutur gidersin hepsini. Haftalık takvimler ve tablolar üzerinde gelişimini takip etmek, kendine "afferin"'ler vermek odaklanmanın en büyük yardımcısı. Başarı da, o odaklanmanın neticesi.


 

2015'e girerim, ışıltılar içinde, deri deri! :-)






20 Temmuz 2014 Pazar

"12 günde Bikini'li Tatile Hazırım!" Gün 7


Elbette tartıdan uzak duruyoruz. Dün gecenin kabahati büyük. E ama bile bile lades, kızacak bir şey yok!

Bugün valiz toplamaya yavaş yavaş başlama günü. Zira, hafta içi çok işim var ve ben nedense valiz toplama konusunda pek zorlanıyorum. Her şeyleri yanımda taşıyasım var. Sırf bu yüzden California'ya master'a gidemedim.

Sabah uyanınca, gerçi çoktan 11:00 olmuş: 2 muz, kiraz ve 1 yeşil elma.

13:00 Şahanesiyle hafta sonu kahvaltısı:



"Amanın yumurtaya doyamıyorum hafta içi! Hiç yemiyorum!" şeklinde 17:00 akşam yemeği:





Valiz derken, tüm bikinilerimi döktüm ortaya, "görmemişin" hesabı. :-D



Zara'dan aldığım 36 beden Kot Şort'umu yeniden deneyeyim. Kot şort aşkım çok büyük malum. ;-)



Plank'ımızı da varyasyonları ile yapalım:



Ardından, İncelten Bakımlarımı yapıp, İncelten Güzellik Uykuma dalayım... ;-)




19 Temmuz 2014 Cumartesi

"12 günde Bikini'li Tatile Hazırım!" Gün 5


Kilo: 54,6 Ollleyyyyyy.. Sabrın sonu ile kırılır şu 55 eşiği. 

Amanın geç kaldım. Koş!

Limonlu su da, destekler de kaldı. Hatta kahvaltımı da unutmuşum.

Bugün Cuma! Öğlen yapayım bir keyif uzun uzun.




14:15 Midpoint'ta Akdeniz yeşillikleri üzerine somon füme, ılık kalamar, karides, ahtapot, zeytin, biber, kırmızı soğan, kapari çiçeği ve bolundan shrimp soslu Deniz Ürünleri Salatası. "Mısır olmasın lütfen!".
Yanına Midpoint Life'tan Emir-Narince-Semilion.



O çalıların arasında saklanmış Minik de kim? Hello Kitty! 



Sana da biraz süt isteyelim mi? İster misin? Tamam o halde!

Bana da bir Double Espresso. Kafeinsiz.




İş çıkışı biraz Bikini bakayım artık ben. 

Zeki Triko hala aynı mantık. Alt üst ayrı satmadığı sürece şahane modelleri de olsa, benim bedende iş yapmaz. 

Calzedonia'nın taytlarının hastasıyız. Geçen yaz Bikinileri şahaneydi de, bu yaz kesimlerini pek beğenmedim. Ya da o kesimler beni beğenmedi. Olmadı yani.

Zara'ya illa ki uğranacak. İçerisi savaş alanı. Kapanın elinde kalıyor ne varsa. Amanın bayıldım, bu kot şorta. Her şeylerden alasım var. Gözüm döndü. Vallahi, Bikini de buldum.

Oysho'ya da uğrayalım. Bikini kesimleri bir harika!



Ohhh, alışveriş yorgunluğu gibisi yok! Bir Latte'yi hakettim.




Ata ata sadece 4,843 adım mı atmışım yaw! Ama giy çıkar ile yeterli aktif olma durum vaziyetini hallettik bence! Bugün bu kadar yeter!

Plank'ta da dinlenmece günü olsun bugün. Bedeni iyice bir dinlendireyim. Hafta içleri bir türlü yapamadığım, en iyi egzersiz olan 8,5 saatlik uykuya vereyim kendimi!

24:00 olmadan yallah uykuya!




Gece rüyalarımda sahil ile bütünleşeyim. Sahilde Yapılacak Hareketlerden #18 gelsin.



1 Mayıs 2014 Perşembe

Mini Kot Şort Aşkınaaaaaaa...


Bu yaz, Mini Kot Şort çılgını olmak istiyorum. Aşkım çok büyük, artık kavuşalım istiyorum.







Onunla yatayım..





Onunla uyanayım...





Dişlerimi fırçalarken yaptığım calf raise'leri onun eşliğinde yapayım... :-))))))





Pazar günü tembelliklerimi, Mini Kot Şort'um ile geçireyim istiyorum. :-)))





Boğaz yürüyüşlerime, ayağıma geçirdiğim sneakers ve onunla...





Akşam yemeğine de onunla, bu kez topuklular ile gitmek istiyorum.





Çeşit çeşit botlarla Mini Kot Şort kombinleri yapayım...





Diğer tek derdim de, "hangi çantayı alayım" olsun. :-)))





Ceket ile iş kılığına...





Gömlek ile toplantı havasına girmek istiyorum.





Üşürsem üstümü örteyeyim...





Deri ceketimle, serseri ruhuma ulaşayım istiyorum. :-)))








Ben bu yaz, bir sürü Mini Kot Şort'um olsun istiyorum. :-))))))))







Mini Kot Şort deyince, Gisele Bündchen ablamızın ötesinde kimse yok derim. Tam bir Mini Kot Şort tutkunu ve şahanesiyle bu işi stil haline getiren bir Bikini Projesi İkonu.



Gisele Bündchen ve Mini Kot Şort

Gisele Bündchen ve Mini Kot Şort


Gisele Bündchen ve Mini Kot Şort

Gisele Bündchen ve Mini Kot Şort


Gisele Bündchen ve Mini Kot Şort

Gisele Bündchen ve Mini Kot Şort


Gisele Bündchen ve Mini Kot Şort

Gisele Bündchen ve Mini Kot Şort

Gisele Bündchen ve Mini Kot Şort


E yakışıyor da hatuna. Böyle bacaklar ile Mini Kot Şort'un keyfini sürmeyeni, kovalamalı zati. Ve, ben de olsam, o bacakları 3 milyon dolara sigortalardım yani.

Boy: 180 cm ve bunun yarısına yakın bir bacak boyu
Kilo: 57 kg
Beden Ölçüleri: 89-59-89 cm



Gisele Bündchen'in bir diğer tutkusu da Yoga.



Gisele Bündchen ve Yoga


Gisele Bündchen ve Yoga


Gisele Bündchen ve Yoga


Gisele Bündchen ve Yoga


Gisele Bündchen ve Yoga



Gisele Bündchen ve Yoga



Gisele Bündchen ve Yoga









E ne duruyorum o zaman ben öyle?! Bir koşu, şahanesiyle, İncecik Bacaklar Yoga Programı hazırlayayım o halde. ;-)









Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...