O kadar üşümüş, o kadar uykum gelmişti ki, sıcağıyla anlamadan uykuya daldım hemen.
Sabah yataktan kalmak üzere dikileyim dedim. Ne mümkün? "Ayyy noldu belime böyle?"'li kala kalmalar. "Bir daha yatarsam kalkamam" dedim, üstümü giyindim "ayyy, uyyyy"'larla. Ugg'larımı zor ayağıma geçirdim. Arabaya bir şekilde bindim de, trafikte bekledikçe, sırtıma, belime binen ağırlıkla mıdır nedir, bir ağrılar başladı, yaşlar indi gözümden. Ofise girdiğimde surat bembeyaza dönmüş olsa gerek ki HR izin kağıdımı anında hazır etti. Ben hala notebook'umu toparlama ve yanıma alma derdinde. "Kızım bırak!"
Maslak Acıbadem Acil'e gidene kadar, kafamdan bin bir türlü düşünceler: "Beli kaydırdık mı acaba? Amanın, fıtık etmemiş olayım kendimi? Ya ameliyat derse? Ameliyat falan hayatta olamam! Zorla uyutuyorlar insanı, kontrolüm dışında kesiyor biçiyorlar bedeni!!! Yok yok, Acil'e değil de uzmanına mı gitseydik ki? Belin uzmanı hangi bölüm ki? E canım, yönlendirirler herhalde acilde! Allah'ım, hayatım bir baza yüzünden bitmedi umarım! Ayyyy Sabah Sqauat'ımı da yapamadım! Delirdin sen herhalde! Ya bu bel kaydıysa? Yok ya! Da çok ağrıyor ama! ..."
Yakışıklı doktor abimiz daha beni muayeneye başladı ki, ilk sözü, "Ooooo, spor yapıyoruz, bu iyi!" Bembeyaz suratıma biraz renk gelir gibi oldu sanki. Bir kendinle gurur duymadır, bir havalara girmedir... Vay anasını, "fit"'liğim resmen doktor tescilli artık.. :-DDDD
Neyse, sadece bir kas tutulmasıymış. Ohhh rahatladım. Ödem oluşmuş, biraz yatak istirahati, ağır kaldırmalara dikkat...
...ve 1 hafta spora ara.. "Ama!" doktor abimize nasıl bir bakışım varsa.. Büyük ihtimal, bilmem kaçıncı şampiyonluk kupasına koşan profesyonel sporcu sandı beni. Alemsin Bikini. Doktor: "Pazarlık yok! 1 hafta spor yapılmayacak. Ağırlık kaldırılmayacak. İlaçlar düzenli kullanılacak. Ödem iyicene geçmeli! Bir tane de iğne yapalım sana şimdi!". "Ne? İğne mi?!!!!" Benim surat tekrar bembeyaz.
Hangi ara alındıysa, tutuşturdular elime bir ekmek arası Ramiz Köfte, diğer elime de ayran. "Ben ekmek yemem" dedikçe... Neymiş, ekmek belime güç verecekmiş!!! Hey Allah'ım!
Eve gelmemle, koltuğa uzanmam ve "Hafta içi televizyonlarda neler olur ki?" zaplamalarıyla, uyumuş gitmişim. Akşam üstü uyandım. Uyku sersemliliğiyle, "Neredeyim? Hangi gündeyim? ... Ama ben yarın raporluyum! Yuppiiieeeee.." Zıplama Bikini!!!!!
Bu Muscoril ve Voltaren birleşmesi nasıl süper bir şeymiş?! Bu nasıl şahane gevşemedir?! Yıllar oldu bu kadar misssss uyku çekmeyeli.
Hafta içi, saat 10:00 ve ben hala yataktayım. Suratımda açan gülümsemeyle bel ağrılarım da hafifledi sanki. Önce hemen şu iş maillerime bir bakayım, aradan çıkarayım.
Sonra günü nasıl geçireceğim üzerine gelsin planlar...
Tüm gün yatarak ne yapılır ki????? :-(
Ahhh, kitaplarım! Baş başa geçireceğimiz tam 2,5 gün. ;-)))
Daha kapağını bile açamadıklarımdan mı başlasam? Yoksa, hep yeniden okumak istediklerimden mi?
En iyisi mi, hepsiyle olabildiğince özlemimi gidereyim.
Belki DiziMax'lere dalarım, ya da Oscar filmlerine. Home TV de izlerim.
Aaaaa, dergilerim de güncellenmiştir, Mart ayı geldi ne de olsa.
Yahu, illa, bir şey yapmak zorunda mıyım ki?! Hiç! Öylece yatıp, uzun uzun hayaller alemine dalayım.. ;-))))
Velhasıl, bazen sırtın yer görmesi ve sadece kendinle geçireceğin günler, ruh ve beden için gereklidir.
Zorunlu olmadan da bunu hatırlaman dileğiyle Bikini...